17 Ocak 2014 Cuma

Doğumgünü Hediyesi



Küçükken ne güzeldi doğumgünü kutlamak. Tek kötü yanı yaza denk geldiği için okul zamanından kimseyle kutlayamamaktı. Yine de her doğumgünümde en az 3 hediye alırdım. Bazen akraba ve arkadaşlardan da bir şeyler gelirdi.

Şimdi ailem bile hediye almaz oldu. Özellikle babam. Evlense çocuğu olur, askere gidecek çalışacak yaşta kafasıyla baktığı için oğluna hediye almak masraf gibi geliyor. Bunun bir tek benim başıma gelmediğini biliyorum. Bir yaştan sonra aileniz sizi sevmelerine ve senede bir gün özel gününüz olmasına rağmen hediye almıyor. Sevginin karşılığı hediye midir hayır ama hediye insanları mutlu eder. Pahalı ya da çok özel olması gerekmiyor sevginin ve düşüncenin somutlaşmış bir hali olması yeterli.

Doğumgünlerinin eskisi gibi güzel geçmemesinin nedenlerinden biri de ne zaman doğduğunuzun sosyal medyada paylaşılması. İnsanları kötülemek gibi olmasın, üzgünüm, ben de yapıyorum bunu. Bu sayede pek çok insan sizi yeterince tanımayanlar bile doğumgününüzü kutlayabiliyor. Bir şekilde belirdiği için gözden kaçma ihtimali daha düşük oluyor ve unutma sıkıntısı hatırlama zorunluluğu kalmıyor. Ancak bu kolaycılık doğumgünü anlayışına zarar veriyor. Birkaç saniyede iyi ki doğdun diyip geçebiliyorsunuz. Facebook olmadan hatırlayıp, telefonla aramaya kıyasla tembellik bu. Gerçekten değer vermişcesine doğumgünün kutlu olsun demek yeterince samimi değil. Biri listenizde ekli olsun. Hiç konuşmayın, o da kendiliğinden size bir şeyler yazmasın sonra doğumgününüz gelince iyi ki doğdun yazsın. Ziyaret etmek yok. Telefon etmek yok. Hediye yok. Uğraşmak yok. Hem de bedava.

Kendine son model telefon alırsın, ancak senelerdir tanıdığın arkadaşına küçük bir pasta bile almayacak kadar bencilsin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder