Paranoya tehlikeli bir duygudur
İzlediğim her yapımıyla daha çok üzüldüğüm, keşke dediğim biridir Satoshi Kon. Tarzını, karakterlerin yapılarını ve psikolojiye yoğunlaşmasını seviyorum. Geç de olsa Paranoia Agent'ı izledim ki kendisi diğer yapımlarından farklı olarak film değil bir anime seri.
Tokyo'da eli sopalı (bizdekiler gibi değil ama bu) ve patenli biri insanlara vurup kaçmakta ve bu da doğal olarak toplumda bir paniğe yol açmaktadır. İşin ilginç yanı Shounen Bat olarak nam salmış bu saldırgan bir ilkokul çocuğu olarak tasvir edilir. Maromi adlı pembe köpek katakteriyle popüler olmuş tasarımcı Tsukiko Saki saldırganın ilk kurbanı olduktan sonra dedektif Keiichi Ikari ve Mitsuhiro Maniwa soruşturmayla ilgilenmeye başlarlar. Shounen Bat kimdir ve ne amaçla bunu yapıyordur?
Kimi zaman insanı üzen, kim zaman uçukluklarıyla güldüren ama her seferinde şaşırtan bir anime Paranoia Agent. Günlük hayatta yaşadığımız izleniyormuşuz hissi, bizi huzursuz bırakan duygular, arkamızdan konuşulması ve iş çevrilmesi gibi bizi paranoyaya bağlayan pek çok şeyi konu almış. Yaşadığımız modern çağda ne kadar huzursuz, stresli ve bazen mutsuz yaşamlarımızın olduğunu bize gösteriyor.
13 bölümlük kısa denebilecek ama tadında bırakılmış güzel bir anime Paranoia Agent. Karakterlerin seyirciye bakarak her ne kadar biz duyamasak da histerik kahkahalar attığı ve her birinin kafayı yemiş gibi göründüğü açılış sahnesi de gelmiş geçmiş en ilginçlerden biridir.